Artvin'e Dair

Artvin Valisi Yılmaz Doruk, Ramazan Bayramı dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı.

Vali Doruk mesajında; "Dostluk ve kardeşliğin sıcaklığını hissettiğimiz, birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz, huzur, rahmet ve bereketi kuşanmış bir Ramazan Ayı’nı daha idrak ederek bayrama kavuşmanın sevinç ve mutluluğunu yaşamaktayız.

 Bayramlar, millet olarak dayanışma, kaynaşma, birlik ve beraberlik duygularımızın en üst seviyede yaşandığı, sevgi, dostluk, kardeşlik ve manevi duygularının en üst seviyede hissedildiği müstesna günlerdir.

Bu mübarek günde dargınlıkları ve kırgınlıkları bir kenara bırakarak, birbirimizi kucaklamalıyız. Sevinmek kadar sevindirmenin de büyük önem taşıdığı bu özel günlerde, toplumsal dayanışmanın da gereği olarak yoksul, kimsesiz, hasta ve yaşlıları ziyaret etmek, maddi ve manevi yardımlarda bulunmak, onları sevindirmek manevi duygularımızı güçlendirecektir.

 Yaşamımızı zenginleştiren ve renklendiren bayramları, insanların birbirine yakınlaşması, kaynaşması, üzüntülerin yerini sevincin alması, kardeşlik ve dostluk bağlarının canlanması, birliğimizin daha da güçlenmesi için önemli birer fırsat olarak değerlendirmeliyiz.

Bu duygu ve düşüncelerle Ramazan Bayramının Ülkemize,  Milletimize ve tüm İslam âlemine hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum."dedi.

Artvin’in Dokuzoğul köyünde sabah sabah evden çıktıktan sonra haber alınamayan vatandaş ölü olarak bulundu.

Alınan bilgiye göre, Artvin’in Dokuzğul köyünde evinden dün ayrılan ve geri dönmeyen Remzi Demirci için AFAD ve Jandarma ekiplerince bulunması için çalışma başlatıldı.

Yürütülen çalışmalar sonucu kayıp kişinin cesedi ekiplerce köye yakın alanda ölü olarak buldun. Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Remzi Demirci’nin cesedi, Artvin Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

Eğitim-Bir-Sen Artvin Şubesi Ramazan ayı münasebetiyle üyeleri ile iftar programında buluştu.

Yaklaşık 300 kişinin katıldığı iftar programına, Artvin Milli Eğitim Müdürü Abdulcelil Kahveci, Eğitim-Bir-Sen Artvin Şube Başkanı İbrahim İnce, Milli Eğitim Müdür Yardımcıları, Şube Müdürleri, Sendika Yönetim Kurulu Üyeleri ve Artvin merkez ilçe de görev yapan Eğitim-Bir-Sen üyeleri katıldı.

Programda konuşan Eğitim-Bir-Sen Artvin Şube Başkanı İbrahim İnce “Ramazan; sevgidir, samimiyettir, paylaşımdır. Bizler, birbirimize tebessüm etmeyi unutmadan, birbirimizi kırmadan, birbirimize saygı ve hoşgörü göstererek bu kutsal ayın gerçek amacına ulaşmasını sağlayabiliriz. Unutmayalım ki, birlik ve beraberlik içerisinde olduğumuz müddetçe her geçen gün daha da güçleneceğiz” dedi.

Konuşmasına devam eden İnce; Mayıs 2019 tarihi itibariyle imzalanan mutabakat ile Artvin’de görev yapan eğitim çalışanlarının %50’sinden fazlasının Eğitim-Bir-Sen’e üye olduğunu, Artvin genelinde yetkili sendika olduklarını ve bu durumdan oldukça memnuniyet duyduğunu söyledi.

Sözleşmeli kamu görevlilerinin yaşadıkları sıkıntıları dile getiren İnce, “Sözleşmeli öğretmenlik ve kamuda her türlü mülakata karşı olduklarını söyledi. Eşi ve işi arasında tercihe zorlanan sözleşmeliler gerçekten mağdurlar. Öğretmenler arasında kadrolu/sözleşmeli şeklinde ortaya çıkan ayrım, kurum içi çalışma barışını bozmaktadır. Aynı niteliklere sahip aynı görevi ifa eden insanlar arasında bir nevi kast sistemi kurulması kabul edilemez. Sözleşmeli öğretmenlik anayasal hakları sınırlıyor, aile bütünlüğünü bozuyor, eşleri birbirinden, çocukları da anne babalarından 6 yıl boyunca ayrı bırakıyor.” ifadelerini kullandı.

3600 ek gösterge vaadinin memurlar üzerinde heyecan üretmeye devam ettiğini ifade eden Eğitim-Bir-Sen Artvin Şube Başkanı İbrahim İNCE, ek göstergelerin tüm hizmet çalışanları kolunda 600 ek gösterge birden artırılması ve bu konuda tarihin artık netleşmesi gerektiğini, vergi dilimi adaletsizliğinin sabitlenerek ortadan kaldırılması ve enflasyon oranlarının maaşlara yansıtılması için sene sonunun beklenilmemesini gerektiğini ifade etti.

İnce; İftar organizasyonunda emeği geçen yönetim kurulu üyelerine ve programa katılan üyelere teşekkür ederek, gelecek Ramazan Bayramı’nı kutladı.

Şavşat’ta Kaymakam Göktaş, Üniversite Öğrencileri İle İftarda Buluştu

Üniversiteler Ve Yüksekokullar Düzeyinde Bir İlk Yüksekokuldan Yüksek Düşünce, Özel İnsanlarla İftarda Bir Araya Geldiler

Artvin Çoruh Üniversitesine bağlı Şavşat Meslek Yüksek Okulu Ramazan ayında çok önemli bir etkinlik yaparak Şahit Aileleri, Gaziler ve Engellilerin onuruna İftar yemeği vererek büyük bir ses getirdi.

Şavşat Meslek Yüksek Okulu Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencilerinden Sümeyye Akça, Ebru Çetin, Hivda Salman ve Kader Yılmaz öncülüğünde ortaya atılan fikir kısa bir sürede gerçekleşerek büyük bir çoğunluğunun Şehit aileleri, gaziler ve engelliler ile engelli yakınlarının oluşturduğu yaklaşık 350 kişiye iftar yemeği vererek büyük işle bütün dikkatleri üzerlerine çekip halkın takdirini topladılar. Bu şekilde bir iftar yemeği ilk defa yapılıyor oluşu da ilçede farklı bir atmosfer yaratarak bütün dikkatleri okulları üzerine çekmeyi başardılar.

Önce sadece küçük çaplı sadece bazı engellilere yemek vermeyi planlayan Yüksekokulun yüreği sıcak genç kızları konuyu önce okul Müdürü Şennan Aslan ile görüştükten sonra Müdürlerinden almış oldukları güç ile daha sonra İlçe Kaymakamı Musa Göktaş, Şavşat Belediye Başkanı Nihat Acar ile de görüşüp fikirlerinin olumlu olduğunu düşüncesini aldıktan sonra geniş çaplı bir iftar yemeği planlayarak özel insanları İlçenin idarecileri ve Yüksekokulun öğrencileri ile bir araya getirmeyi başardılar.

Şavşat Meslek Yüksekokulunun vermiş olduğu iftar yemeğine Kaymakam Musa Göktaş ve eşi Nazan Göktaş, Belediye Başkanı Nihat Acar, Jandarma Komando Bölük Komutanı Teğmen Mustafa Eroğlu, İlçe Emniyet Amiri Servet Orhan, Şavşat Meslek Yüksek Okulu Müdürü Şennan Aslan, İlçe Müftüsü İrfan Şafak, Devlet Hastanesi Başhekimi Op.Dr. Gürol Köroğlu, Sosyal Hizmetler Vakıf Müdürü Kandemir Dede, Aydın Şehit aileleri ve gaziler derneği Başkan yardımcısı Özcan Akar, Artvin Engelliler Meclisi Başkanı Cemil Öngüner, Artvin Engelliler Meclisi Başkan yardımcısı ve Şavşat Engelliler Dernek Başkanı Nurbay Usta, Artvin Engelliler Dernek Başkanı Hatice Nur Ersöz, Artvin Engelliler Dernek Yönetim Kurulu üyeleri, Şavşat Engelliler Dernek Yönetim Kurulu üyeleri, Artvin, Ardanuç ve Şavşat ilçesinden engelliler ve yakınları, Şehit Aileleri, gaziler, Şavşat Meslek Yüksek Okulu idarecileri, öğretim üyeleri ve öğrencileri katıldı.

Kaymakam Göktaş, “Böyle Bir Etkinlik Beklemiyordum”

Etkinliğe katılan Kaymakam Musa Göktaş, arkadaşlarımız bizi davete geldiklerinde böylesine geniş çaplı ve organize eksizsiz bir etkinlik beklemiyordum şeklinde ifade etti.

Yüksekokulun öğrencilerinin servis yaptığı iftar yemeğinde Kaymakam Musa Göktaş ve eşi Nazan Göktaş ile Belediye Başkanı Nihat Acar diğer idarecilerle birlikte okulun Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencileri bütün şehit aileleri, gaziler ve engellilerle tek tek ilgilendiler.

Şavşat Meslek Yüksekokulunun Kapalı Spor Salonunda verilen iftar yemeği sonrası bütün idareciler çok önemli mesajlar vererek Şavşat Meslek Yüksekokuluna böylesine önemli bir programı gerçekleştirdiği için teşekkür ettiler.

İftar Yemeği sonrası İlçe Müftüsünün yaptırmış olduğu dualar sonrasında İlçe Kaymakamı Musa Göktaş, yapmış olduğu konuşmada, “Çok güzel bir ramazan akşamında, bu mübarek ayın manevi havasını şehit yakınları, gaziler ve engellilerle birlikte teneffüs etmekten büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.

Ramazan ayının hem İslam âleminde hem de Türk Milletinde ayrı bir yeri, ayrı bir kültürü olduğunu belirten ve bu yemeğin hazırlanmasında büyük çaba harcayan Şavşat Meslek Yüksek Okulu bütün yönetim kadrosuna, Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencilerine ve Şavşat engelliler Dernek Başkanı Nurbay Usta’ya teşekkür eden Kaymakam Musa Göktaş, “Ramazanda birlik, beraberlik, dostluk, kardeşlik, yardımlaşma, dayanışma duyguları ön plana çıkar. İnsanlar, bu ayda daha hoşgörülü olurlar. Aynı sofraları paylaşır, konu komşu gözetilir, akrabalar ziyaret edilir. Şehit yakınlarımız da şehitlerimizin bizlere birer emanetidir. Şehitlerimizin bizlere vatan olarak bıraktığı bu toprakların vatanın kıymetini bilmeliyiz. Şehit ve gazilerimize minnet borçluyuz. Bu cennet vatan uğruna hayatlarını ortaya koyan şehitlerimizi rahmetle anıyor, bütün yakınlarına ve gazilerimize sağlıklı ömürler diliyorum” dedi.

Engelli vatandaşların artık eskiye göre çok daha fazla evlerinden çıkarak iş ve sosyal hayata katıldıklarını belirten Göktaş, “Bu gelişmenin kendiliğinden olmadığını, engellilere yönelik yapılan yasal düzenlemeler, fiziksel iyileştirmeler, evde bakım ve ihtiyaçlarının karşılanması çok önemli gelişmelerdir. Engellilerimizin sosyal ve kültürel etkinlikler içerisinde olması son derece önemli. Çünkü hem aile ekonomisine katkı sağlıyor, onun da ötesinde kendilerine olan özgüvenlerinin artmasını sağlıyor. Sadece iş hayatında değil, artık kültür alanında da, değişik kültürel ve spor etkinliklerinde de engelli kardeşlerimizi görebiliyoruz. Bu oldukça memnuniyet verici bir durumdur. Her zaman yanlarında olduk olmaya da devam edeceğiz” dedi.

Sıcak bir sohbet ortamda geçen iftar programı sonrası Belediye Başkanı Nihat Acar; “Çeşitli faaliyetler ile değerlendirebildiğimiz güzel bir akşam oldu. İnsanların da böyle mutlu olduklarını gözlerinden görmek de bizi ayrıca mutlu ediyor. Bu vesile ile bir araya gelmenin verdiği imkanla şehit ailelerimiz, gazilerimiz, engellilerin bireysel sorunlarıyla da bire bir görüşme ve sohbet etme imkanı da bulduk. Bu özel kişilerle birlikte olmak güzeldi. Belediye olarak bu özel insanlarımızın her türlü sorunu ve derdi ile ilgilenmek bizlerin çok önemsediği bir durumdur. İlçemizde engellilerin daha rahat hareket etmeleri ve sosyal belediyecilik çerçevesinde her türlü etkinlikte var olduklarını göstermeleri konusunda sürekli yanlarında olacağız. Yüksekokulumuzun böylesine önemli bir programla ilçemizin tanıtımı, birlik ve beraberliği ve dostluk kardeşlik ruhunun daha da artması konusunda ki atmış oldukları bu adım çok çok önemlidir. Kendilerine teşekkür ediyorum. Yapacakları her türlü etkinlikte yanlarında olacağımızı belirtiyorum.” dedi.

Şavşat Meslek Yüksekokul Müdürü Şennan Aslan’da yapmış olduğu konuşmada, Artvin Çoruh Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Fahrettin Tilkinin selamını herkese ileterek bütün katılımcılara teşekkür ederek, okulunun böylesine önemli bir etkinliği başarı ile yapmış olmasından dolayı duymuş olduğu memnuniyeti dile getirdi.

Etkinliği hazırlayarak başarı ile sona ermesini sağlayan okulun Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencileri de mutluluklarını dile getirerek, “Çalışınca, özgüven olunca başarılmayacak bir iş yoktur. İlk defa böylesine büyük bir yükün altına ve sorumluluğuna girdik. Buradan sonra daha büyük etkinlikleri yapacağız. Artık buna inanıyoruz. Bu özel insanlarımız hepimizin bir değeridir. Buraya gelmeleri bizlere onur verdi.” dediler

Şehit aileleri ve engelliler; bu iftar yemeğinin kendileri için büyük bir moral olduğunu vurgulayarak yetkililere ve emeği geçenlere teşekkür ederek, “Böylesine duyarlı gençler olduktan sonra bu ülkede şehitlerimizde yattığı yerde rahat uyuyacak engellilerimizde kendi sorunları ile baş başa kalmayacak.” Dediler.

Aydın’a Davet

Aydın Şehit Aileleri ve gaziler Derneği Başkan Yardımcısı Özcan Akar da memnuniyetini dile getirerek okullar düzeyinde ilk defa bu kadar geniş çaplı bir etkinliğe şahit oldum. Hazırlayan arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Artvinli şehit ailelerimizi gazilerimizi ve engellilerimiz Aydına bekliyorum.” Dedi.

Konuyla ilgili kısa bir açıklama yapan Şavşat Engelliler Dernek Başkanı ve İl Engelliler Meclisi Başkanı yardımcısı Nurbay Usta; “Bizlere bu toprakları vatan yapan şehit ailelerimiz şunu bilsinler ki evlatları vatan toprağına düşene kadar kendi evlatlarıydı. Vatan toprağına düştükten sonra Yüce Türk Milletinin evlatlarıdır. Artık bizlerde sizlerin evlatlarıyız. Burada huzur içerisinde bu yemeği yiyorsak sizlerin o muhteşem evlatlarınıza borçluyuz.” Dedi.

Nurbay Usta, “Engellilik bu kardeşlerimizin kendi tercihleri değildir. Yaşamış olduğumuz dünyanın her karesinde bu kardeşlerimizin de en az bizler kadar hakkı var. Görmeyene göz, eli tutmayana el, konuşamayana duyamayana ses, yürüyemeyene ayak olabildiğimiz ve bu kardeşlerimizin yaşamlarını kolaylaştırdığımız ölçüde insanız. Çok faal bir derneğimiz var. Bu etkinliği düzenleyen ve katılım gösteren bütün yetkililerimize ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Yıllarca Üniversite ve Yüksekokul düzeyinde böylesine bir etkinlik ilk defa gördüm. Şavşat Meslek Yüksekokulu yönetici ve çalışanları ve güzel bir yüreğe sahip Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencilerine çok çok teşekkür ediyor memnuniyetimin sonsuz olduğunu ifade etmek istiyorum. Ayrıca engellilerin buraya gelmesinde ve haberdar edilmesinde tek tek engellilerimize ulaşan ve tek tek evlerine kadar giderek evlerinden alan dernek Başkan yardımcımız ve yaşlılarla, engellilerle ve asker ve polis etkinliklerinden bir kuruş dahi ücret almadan etkinliklerinde ücretsiz konser veren Türkü Kız Solmaz Akgül’ü de burada söylemesem büyük bir haksızlık etmiş olurum.” Dedi.

Yenilen iftar yemeği ve yapılan konuşmalar sonrası saatlerce hoş sohbet devam etti. Şavşat Engelliler Derneği yönetim kurulu tarafından evlerinden tek tek alınan Şehit aileleri, gaziler ve engelliler devlet yetkililerinin de desteği ile tek tek evlerine sorunsuz bir şekilde bırakıldılar.

Diyabet, Anne Karnındaki Bebeğin De Sağlığını Etkiliyor!

Uzmanlar, gebelikte anne karnındaki bebek ölümlerinin en önemli nedeninin kontrol edilmemiş şeker hastalığı olduğunu belirterek, "Kontrol edilmemiş yüksek şeker, bebeğin kalbine zarar vererek bebek ölümüne neden olabilir.

Artvinli vatandaşları da yakından ilgilendiren açıklamalarda bulunan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları , gebelikte anne karnındaki bebek ölümlerinin en önemli nedeninin kontrol edilmemiş şeker hastalığı olduğunu belirterek, "Kontrol edilmemiş yüksek şeker, bebeğin kalbine zarar vererek bebek ölümüne neden olabilir." dediler.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları diyabetin, obezitenin de artmasıyla çağın en çok görülen hastalıklarından biri olduğunu söylediler.

Dünyada ve Türkiye'de giderek artan oranda diyabete rastlandığını, ABD'de toplumun yüzde 10'unun diyabeti olduğunu belirten  Uzmanlar, "Yanlış beslenme, az hareket, ileri yaş gebelikleri ve obezite hastalık riskini arttırıyor. Gebelikte de hastalık, hem anne hem de bebeği ilgilendiren birtakım problemlere yol açıyor." Şeklinde açıklama yaptılar.

Uzmanlar yaptıkları açıklamanın devamında, hastalığın gebelik öncesinden olabileceğini, bu durumda önlemler alınıp, kan şekerinin düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam ettiler:

"Yüksek şeker düzeyiyle gebe kalanlarda, bebekte anomali riski artar. Doğuştan kalp hastalığı, kol ve bacak anomalileri, dudak-damak yarığı gibi problemler oluşabilir. Gebelik oluştuğunda da genellikle şekeri düzenlemek için insülin kullanımına geçilir. Amaç yüksek şekerin zararlarından anne ve bebeği korumaktır. Yüksek şeker annede tansiyon yüksekliği, doğum travması ve sezaryen riskinde artış gibi problemlere sebep olabilir. Gerek kontrol edilmemiş şeker, gerekse yüksek tansiyon anne hayatını tehdit edecek tehlikeli hastalıklardır. Şeker hastalığı asıl bebek için anne karnındayken ve doğumdan sonra bazı problemlere yol açabilir. Bunlardan en önemlisi anne karnında bebek ölümüdür. Kontrol edilmemiş yüksek şeker, bebeğin kalbine zarar vererek bebek ölümüne neden olabilir. Bunun dışında iri bebek, buna bağlı doğum travmalarında artış, daha sonra kalıcı sakatlıkla sonuçlanabilecek omuz takılmaları, bebeğin suyunun fazla olması, sezaryen ve müdahaleli doğum riskinde artış, gebelik ve doğum sürecinde karşılaşılabilecek sorunlardandır."

"Gebelikte kilo alımı 10 kilogramı aşmamalıdır"

Uzmanlar , hastalık nedeniyle bebekte sadece anne karnında değil, doğum sonrasında da problemler oluşabileceğine işaret ederek, ani şeker düşmelerinin, solunum problemlerinin, sarılığın, elektrolit bozukluklarının diyabetik annelerin bebeklerinde daha çok görüldüğünü vurguladılar.

Tüm bunların sonucunda bebeğin yoğun bakım ünitesi ihtiyacının daha fazla olacağını belirten uzmanla;  "Toplumdan topluma değişse de gebelikte şeker görülme oranı yüzde 2 ila 10 arasındadır. Gebelikte salgılanan bazı hormonlar, şeker metabolizmasını etkileyerek şeker hastalığı riskini arttırırlar. Gebelik öncesi kilo, gebelik esnasında alınan kilolar, ailede şeker hastalığı bulunması, riski arttıran faktörlerdir. Bu nedenle tüm gebelere 24-28 haftalara arasında şeker yükleme testi yaptırmaları önerilmektedir." ifadelerini kullandılar.

Bu testin yapılmaması halinde anne adayının şeker hastalığı varsa bunun gözden kaçabileceğini ve anneyle bebeğin zarar görebileceğini dile getirerek , teste ilişkin şu bilgileri verdiler:

"Tüm uzmanlık dernekleri gebelikte şeker testi yapılmasını önermektedir. Yükleme testinin yerini alabilecek başka bir test bugün için mevcut değildir. Gebelikte anne karnında bebek ölümlerinin en önemli nedeninin kontrol edilmemiş şeker hastalığı olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Gebelikte diyete dikkat etmek ve kilo almamak, şeker hastalığı riskini azaltacaktır. Hepimiz biliyoruz ki gebelik esnasında bütün anne adaylarında iştah değişiklikleri oluyor. Daha önce yemediği birtakım besinleri daha çok arzu eder ya da daha çok tatlı yemek ister hale geliyor. Anne, tüm bunların önlemini alıp, kilo alımını sınırlandırabilirse gebelik esnasında şeker çıkma riski azalır. Anne adayının insülin salgısına fazla etki etmeyecek şekilde beslenmesi, karbonhidrat kısıtlamasına gitmesi önerilir. Gebelik öncesinden itibaren diyetine dikkat edilmesi, gebe kaldığında da ilaçların düzgün kullanılması ve diyetin sürdürülmesi önemlidir."

Uzmanlar yaptıkları açıklamanın sonunda:  “Hastalıktan korunmak açısından yapılacak en önemli şeyin karbonhidrat alımının kısıtlanarak, kilo alımını kontrol etmek olduğuna dikkati çekerek, "Gebelik esnasında ideal kilo alımı 12-13 kilogram kadardır. Özellikle gebeliğe kilolu başlayanlar daha dikkatli alımı 10 kilogramı aşmamalıdır." görüşünü dile getirdiler.

Ramazan ayı içinde yeterli ve dengeli beslenmeye özen göstermek, hastalıklardan korunmak ve kilo alımını engellemek için büyük önem taşıyor. Özellikle uzun saatler aç kalındığı için metabolizmayı zorlamamak gerekiyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Buşra Mutlu, Artvinli vatandaşları da yakından ilgilendiren Ramazan ayında sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi.

Ramazan ayı insanların beslenme alışkanlıklarının ve tercih ettiği besinlerin dönemsel olarak değiştiği süreçlerden biridir. Bu süre zarfında her zaman olduğu gibi yeterli ve dengeli beslenmek gerekmektedir. Özellikle son yıllarda Ramazan ayının yaz aylarına denk gelmesi uzun saatler süren bir açlık evresini de beraberinde getirmektedir. Bu sebeple de sahur ve iftar öğünlerinde daha fazla yemek tüketilmektedir. Ancak yemeğe aşırı yüklenme bazı akut ve kronik hastalıkları beraberinde getirmektedir. Uzun süreli açlık, ara öğünlerin ortadan kalkması ve toplam öğün sayısının azalmasına bağlı olarak metabolizma yavaşlama eğilimi göstermekte ve kilo kontrolü zorlaşmaktadır. Ancak doğru bir beslenme tarzı ve doğru planlanmış egzersizlerle metabolizmanın yavaş çalışmasını engelleyerek, Ramazan ayını sağlıklı ve kilo almadan geçirmek mümkündür.

Öğün sayısı ikiye düşüyor

Ramazan ayında öncelikle öğün sayısı değişmektedir. Ramazanda yaygın olan uygulama, iftarda büyük bir öğün, sahurda daha hafif bir öğün yemek şeklindedir. Genel olarak toplam besin alımında azalma görül­mekle birlikte Ramazan’da öğünlerdeki besin çeşitli­liği artmaktadır. Ancak besin çeşitliği artarken, günlük alınan karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral miktarları sağlıklı beslenmeye uygun olmalıdır.

En önemli öğün sahur

Sahur, insanları oruca hazırlayan en önemli öğündür. Kan şekerinin dengede tutulması için sahur şarttır. Sahurda; kavurma, salam, sosis, sucuk gibi şarküteri ürünlerinden, kızartmalardan, çok baharatlı, tuzlu yiyeceklerden uzak durmak gerekmektedir. Bu tür gıdalar susamaya sebep olduğu için oruç tutmayı güçleştirir. Sahurda çok yemek yerine, daha yavaş sindirilen, daha uzun süre tokluk hissi sağlayan proteinli ve lifli yiyecekler tercih edilmelidir.

Sağlıklı sahurun formülü

Sahurda tam tahıllı ürünler, tam tahıllı buğday ekmeği, çavdar veya kepek ekmeği, süt ürünleri, yumurta, ceviz, çiğ fındık, badem, kuru meyveler, zeytinyağında pişmiş domatesli menemen, şekersiz hoşaf veya komposto, taze sebze ve meyveler tüketilmelidir. Rafine ürünlerden, beyaz undan yapılmış kek, poğaça, kurabiye gibi hamur işleri ve şekerli yiyeceklerden uzak durmak gerekmektedir. Sahurda Ramazan pidesi tüketmek isteyenlerin sahur ve iftarda toplam 4 dilim hakları vardır. Pideyi tüketirken sıcak olmamasına dikkat etmek gerekmektedir.

Oruç açıldıktan 15 dakika sonra ana yemeğe geçin

İftar zamanı geldiği zaman da bütün gün boş kalan mideye hızlı biçimde yüklenilmemelidir. Eğer hızlı biçimde yemek yenirse midede ağırlık, bulantı, gaz, yanma, reflü gibi sorunların yanında kabızlık problemi de ortaya çıkabilir. Bunu önlemek için oruç su veya hurma ile açılmalıdır. Ayrıca sofrada bulunacak bir dilim peynir, 2 adet zeytin veya 2 parça ceviz ile mide yemeğe hazır hale getirilmelidir. Sonrasında ise yarım kase çorba tüketilmelidir. Bu süreçte bir dilim tam tahıllı ekmek tüketilebilir. İftariyelik tüketiminden en az 15 dakika sonra ana yemeğe geçilmesi sağlık açısından uygun olacaktır.

Izgara et veya zeytinyağlı yemekler iftar için uygun

İftarda; ızgara, haşlama veya fırında pişirme yöntemleriyle hazırlanmış et, tavuk veya zeytinyağlı sebze yemekleri, etli sebze yemekleri, kuru baklagilleri tercih edilmelidir. Bu yiyecekler ise yoğurt, ayran, cacık, kefir, bol yeşillikli salata, birkaç dilim tam buğday/çavdar ekmeği ile desteklenmelidir. İftarda ağır hamur işleri, kızartma, kavurma, yağda kızartılmış şerbetli hamur tatlılarından uzak durmak gerekmektedir. Meyve tüketiminde kuru meyvelerden değil taze meyvelerden faydalanılması uygun olacaktır.

Düzenli uyku şart

Dengeli bir beslenme örüntüsü, düzenli uyku ile vücut Ramazan ayında zararlı fazlalıklarından arınarak kendini yeniler, sindirim sistemi dinlenir, organlar kendilerini yeniler. Ramazan ayında sağlıklı beslenme kadar vücutta yaşanan değişimler konusunda da bilinçli ve dikkatli olmak gerekir. Orucun ilk günlerinde beslenme düzenindeki değişimden dolayı sağlıklı bireyler, Ramazan ayında kabızlık, mide yanması, uyku hali, unutkanlık, dikkatsizlik, baş dönmesi, baş ağrısı, kan şekeri düşüklüğü ve kilo artışı gibi bir takım sağlık sorunları ile karşılaşabilir.

Su ihtiyacınızı iftar sahur arası mutlaka karşılayın

Yetişkin bir insan günde 1.5-2 lt su tüketmelidir. Ancak mevsimin sıcak olması, besin alımının yapılamadığı süre boyunca, günde 2-2.5 lt suya ihtiyaç olacağı için bu miktar iftar ve sahur öğünleri arasında karşılanmaya çalışılmalıdır. Bu sebeple oruç tutacak olanların bol sulu gıdalar alması gerekmektedir. Taze veya kuru meyve ile şekersiz hazırlanan hoşaflar bu konuda yardımcı olabilir. Akşam yemeğinden sonra hafif tok durumdayken hafif tempolu yapılacak 30-45 dakikalık yürüyüşler ile metabolizmanın yavaşlamasını engeller.

Çayı iftardan en az 1 saat sonra için

Vücuttaki demirin emilimi ve vücutta kullanılması açısından, yemeklerden sonra bitki çayları tercih edilmelidir. Çay ve kahve iftardan en az bir saat sonra içilmelidir. Çay mümkünse açık ve limonlu olmalıdır. Türk kahvesi ise şekersiz tüketilmelidir

Oruç vücudu dinlendiriyor

İftar sofralarında bir insana yetecek yemeğin 2-3 kat fazlası bulunabilmektedir. İftarda kan şekeri çok düşük olduğundan kısa sürede çok miktarda besin tüketme isteği doğmaktadır. Yapılan en büyük hatalardan birisi de çok hızlı bir şekilde, çok yüksek miktarda besin tüketmektir. Beyin doyma emrini yemekten 15-20 dakika sonra verir. Çok hızlı yemek yendiğinde bu süre zarfında yüksek miktarda, enerjisi yüksek besinler yenilebilir ve bu durum ilerleyen günlerde kilo alımına da zemin hazırlar. Oruç tutmak dikkat edilmesi gereken kurallara ve beslenme şekline uymak kaydıyla sağlıklı ve vücudumuzu dinlendiren bir ibadettir.

Anemisi olanlar dikkat!

Anemisi olanların sahur ve iftarda kepekli ürünleri tüketmemesi gerekmektedir. Bunun yerine tam buğday, çavdar unundan ekmekleri tüketmeleri tavsiye edilmektedir. Ayrıca et, etli sebze yemeklerinin yanında C vitamini yönünden zengin besinler, boş yeşillikli salata tüketmeleri uygundur. Romatoid artriti olan hastaların tuz, beyaz ekmek, şeker içeren besinleri tüketmemeleri, bunun yerine tuzsuz veya az tuzlu besinler, tam buğday, çavdar ekmeği veya kepek ekmeği tüketmeleri gerekmektedir. Ayrıca bu hastaların sigaradan uzak durmaları önemlidir. Hipoglisemi sorunu yaşayanların sahurda ve iftarda 2 hurma yemeleri önerilmektedir. Yüksek kolesterolü olan kişiler de mümkün mertebe yağ oranı düşük yiyecekleri sofralarında bulundurması gerekir.

Karadeniz’de Abone Başına En Yüksek Tüketim Yapılan İl Artvin Oldu

Aksa Çoruh Elektrik tüketim rakamlarını açıkladı

Trabzon, Giresun, Rize, Artvin ve Gümüşhane'de kullanıcılarına kaliteli hizmet veren Aksa Çoruh Elektrik, hizmet bölgesindeki illerin 2019 yılının ilk üç ayına ait tüketim rakamlarını açıkladı. Buna göre, Artvin'deki elektrik aboneleri kullanım oranlarına göre aylık ortalama 121 TL’lik tüketim yaparken, Gümüşhane ise elektriği daha az kullanarak ayda ortalama 101 TL’lik kullanım gerçekleştirdi. Gümüşhane, meskendeki düşük kullanıma karşın işyeri elektriğinde ise en yüksek kullanımı gerçekleştirdi.

Aksa Çoruh Elektrik'in hizmet verdiği Trabzon, Giresun, Rize, Artvin ve Gümüşhane'de yılın ilk üç ayında tüketilen elektrik rakamlarına göre en az elektrik tüketiminin olduğu il Gümüşhane oldu. Nüfus yoğunluğundan arındırılmış ve yalnızca hanelerin elektrik tüketimlerinin dikkate alınarak hesaplandığı tabloda, Aksa Çoruh Elektrik’in hizmet verdiği 5 il içinde en çok elektrik tüketimi Artvin'de gerçekleşirken, Gümüşhane'nin ise en az elektrik kullanan il olduğu ortaya çıktı.

Artvin’de 121 TL, Trabzon’da 117 TL, Rize’de 115 TL, Giresun’da 109 TL, Gümüşhane’de 101 TL

Aksa Çoruh Elektrik’in yalnızca mesken aboneleri üzerinden hesapladığı ve il bazında ortalama rakamlarla oluşturduğu verilere göre Artvin'deki abonelerin ayda ortalama 121 TL’lik elektrik tükettiği görülürken bu tutar Trabzon'da 117 TL, Rize'de 115TL, Giresun'da 109TL, Gümüşhane'de 101TL olarak gerçekleşti. Bu rakamlara göre Artvin'deki mesken aboneleri 2019 yılının ilk üç ayında en çok elektriği tüketenler olurken, Gümüşhane'deki haneler ise en az tüketenler oldu.

En çok iş yeri tüketimi Gümüşhane'de

Aksa Çoruh Elektrik’in ticarethanelere göre ayırdığı fatura tutarı rakamlarına göre hane bazındaki düşük tüketime karşın iş yeri elektrik kullanımında Gümüşhane ilk sırada yer aldı. Gümüşhane'deki iş yerleri 2019’un ilk üç ayında ayda ortalama 883 TL'lik tüketim gerçekleştirdi. Bu tutar Artvin'de 789 TL, Rize'de 738 TL, Giresun'da 694 TL, Trabzon'da ise 686 TL olarak gerçekleşti.

Hafta içinde hafta sonuna göre daha fazla elektrik tüketiyoruz

Aksa Çoruh Elektrik'in hafta içi ve hafta sonu elektrik kullanım oranlarına göre, hafta içinde hafta sonundan daha yüksek oranda elektrik tüketiliyor. Giresun'daki aboneler hafta içinde yüzde 5,85 daha fazla elektrik tüketirken, Giresun'u yüzde 5,82 ile Rize izledi. Trabzon yüzde 5,5, Gümüşhane yüzde 3,54 ve Artvin yüzde 2,72 oranında hafta içi daha yüksek elektrik tüketimi gerçekleştirdi.

En yüksek tüketim 29 Mart'ta gerçekleşti

Aksa Çoruh Elektrik ayrıca, 2019’un ilk üç ayında iller bazında en çok tüketim yapılan günleri de açıkladı. Buna göre, Trabzon en çok tüketimi 5 Ocak’ta 4.928,431 kWh (kilowatt saat) ile yaparken Giresun, Rize, Artvin ve Gümüşhane'de üç aylık dönemdeki tüketim 29 Mart'ta gerçekleşti. 29 Mart’ta Giresun 2.345,780 kWh ile en yüksek tüketim oranına ulaştı. Aynı gün Rize'de 2.028,852, Artvin'de 1.445,995, Gümüşhane'de 1.082,607 kWh tüketim gerçekleşti.

5 ilde 1 milyon 200 binden fazla aktif abone

Aksa Çoruh Elektrik, hizmet verdiği Trabzon, Giresun, Rize, Gümüşhane ve Artvin illerinde toplamda 1 milyon 200 bin üzerinde aktif abonesi olduğunu açıkladı. Aksa Çoruh Elektrik’in iller bazında açıkladığı abone sayılarına bakıldığında ise; Trabzon’da 523 bin, Rize’de 230 bin, Gümüşhane’de 92 bin, Giresun’da 296 bin ve Artvin’de ise 110 bin aboneye hizmet verildiği görülüyor.

YUSUFELİ BARAJI VE HES PROJESİ YENİDEN YERLEŞİM ÇALIŞMALARI KAPSAMINDA YAPILACAK KONUTLARIN GERİ ÖDEMELERİ

Yusufeli Barajı ve HES projesi sebebiyle yürütülen yeniden yerleşim faaliyetleri kapsamında yapılacak konutların geri ödemeleri ile ilgili olarak bazı sosyal medya hesaplarında asılsız paylaşımlar yapılmak suretiyle vatandaşlar arasında huzursuzluğa sebebiyet verildiği görülmektedir.

Yusufeli Barajının yeniden yerleşim çalışmaları 21.03.2008 tarihinde DSİ Genel Müdürlüğü, TOKİ Başkanlığı ve Yapı İşleri Genel Müdürlüğü arasında imzalanan üçlü protokol ile 2013/5 sayılı Başbakanlık Genelgesi ve 05.07.2015 tarihinde yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararına göre yürütülmektedir.

5543 sayılı İskân Kanununa eklenen geçici 8. maddesi gereğince hazırlanan Bakanlar Kurulu Kararı 05.07.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Bahse konu Bakanlar Kurulu Kararı Madde-4, 5543 Sayılı İskan kanunu Madde 27 – (3) ve İskan Kanunu Uygulama Yönetmeliği Madde-12 – (3) te borçlandırma işlemlerinin nasıl yapılacağı belirtilmektedir.

Madde-12 – (3) Bu madde hükümlerine göre iskân edilenlere verilen taşınmazların borçlandırma bedelleri, borçlandırmayı takip eden 60'ıncı ayda ilk taksiti alınmak üzere, 15 yılda ve 15 eşit taksitle faizsiz olarak tahsil olunur.

AK Parti Artvin İl Başkanlığınca 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin yıl dönümü nedeniyle basın açıklaması yapıldı.

Artvin Merkez Halitpaşa Meydanı'nda basın açıklamasını yapan AK Parti İl Başkanı Şenol Alpaslan, vesayet ve statükonun hüküm sürdüğü bir anlayışla gerçekleştirilen 27 Mayıs darbesinin, milli iradeden kopan bir zihniyetin ürünü olarak demokrasiye, insanlığa ve vicdanlara yönelik büyük bir ihanet olduğunu söyledi. 

Alpaslan açıklamasının devamında;” Türk milletini tepeden dizayn etmeye çalışan toplum mühendisliğinin temelleri, Cumhuriyet döneminde gerçekleştirilen ilk darbe olma özelliğini taşıyan 27 Mayıs 1960 Askeri Müdahalesi ile atılmıştır. Vesayet ve statükonun hüküm sürdüğü bir anlayışla gerçekleştirilen 27 Mayıs Darbesi, milli iradeden kopan bir zihniyetin ürünü olarak; demokrasiye, insanlığa ve vicdanlara yönelik büyük bir ihanettir.

Seçilmiş bir başbakanın idama mahkum edilmesiyle demokrasi tarihimizde silinmez bir leke oluşturan 27 Mayıs Darbesi, ilerleyen süreçte askeri otoriteye, milli iradeyi silah zoruyla tahakküm altına alma imkanının kapılarını da açmıştır.

Dönemin tek partili CHP yönetimine karşı rekor bir oyla iktidara gelen Adnan Menderes ve yol arkadaşları, kısa zamanda gerçekleştirdikleri projelerle Türkiye’ye çağ atlatmıştır. Milli ve manevi değerlerimizi Anadolu topraklarından silmeye çalışan tek parti CHP’sinin antidemokratik uygulamalarını izale eden merhum Menderes, özellikle din ve vicdan özgürlüğü adına atığı adımlarla milletimizin gönlünde taht kurmuştur. Tek parti rejiminin en büyük ayıplarından olan Türkçe ezanı özüne döndürerek, Anadolu’nun dağında taşında, havasında suyunda Ezan-ı Muhammedi’nin tekrar yankılanmasını sağlamıştır. Tek partili hayattan kalma sorunlara çözüm getiren Menderes’in halkla kurduğu sıkı bağdan rahatsız olanlar yalan ve iftiralarla algı oluşturarak darbeye zemin hazırlamıştır.
Milletin iradesini hiçe sayan cuntacı zihniyet, demokratik yönetime antidemokratik yöntemlerle el koyarak seçilmiş yöneticileri tutuklamış ve Yassıada’da hukuk dışı yargılamaların ardından darağacına göndermiştir. Mahkeme Başkanı Salim Başol’un, “Sizleri buraya tıkan irade böyle istiyor” sözleri hukuksuz yargılamaların apaçık yaşandığı bu dönemleri tarihe kara bir sayfa olarak işlemiştir.

Üzerinden yarım asrı aşkın bir süre geçmesine rağmen 27 Mayıs Darbesi’nin benzer senaryosu 15 Temmuz hain darbe girişiminde tekrar karşımıza çıkarılsa da milletimiz vakur duruşuyla bu kez bu oyuna izin vermemiştir. 2016 yılında gerçekleştirilen 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı sokağa çıkan milletimizin önemli bir kısmında bu hadise zuhur etmiş ve necip milletimiz bir daha darbelere geçit vermemek için meydanlara dökülmüştür. O zor gecede genç bir annenin; “Babam Menderes için ağladı, ben Turgut Özal için ağladım, çocuklarımın Recep Tayyip Erdoğan için ağlamasına izin vermeyeceğim!” demesi bu toplumsal tecrübenin açık bir örneğidir. “Siper et göğsünü dursun bu hayâsızca akın” dizelerini yaşatırcasına hain darbe girişimine karşı göğsünü siper eden milletimiz, eski Türkiye’de; koalisyonlara yenik düşen, istikrar sağlayamayan, milletin devlet için olduğu dönemleri kapatmıştır.

Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye, AK Parti ile birlikte demokrasi düşmanı şer odaklarına milli iradenin gücüyle en sert cevabı vermiştir.

Demokrasimizin ve özgürlüklerimizin daim olması adına başta Adnan Menderes ile Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan olmak üzere tüm demokrasi şehitlerimizi ve onları şehit eden demokrasi düşmanlarını unutmadık, unutmayacağız. 27 Mayısların, 12 Eylüllerin, 28 Şubatların, 15 Temmuzların bir daha asla yaşanmamasını temenni ediyor ve darbe dönemlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle, minnetle anıyoruz" ifadelerine yer verdi.

Basın açıklamasını ardından grup sessiz bir şekilde dağıldı.

Hopa belediye Başkanı Taner Ekmekçi ve Kemalpaşa Belediye Başkanı Ergül Akçiçek Hopa Çay ve Hopa'dan Çay’a ziyarette bulundu.

ÇAYKUR’un çay alımları için vatandaşı zora sokmasıyla her iki ilçeye de hitap eden Hopa tarımsal kalkınma kooperatifi ( Hopa Çay ) ve Hopadan Çay fabrikalarına ziyarette bulunan Hopa Belediye Başkanı Taner Ekmekçi ve Kemalpaşa Belediye Başkanı Ergül Akçiçek; ziyaret ettiler.

Her iki Belediye Başkanı da ziyarette bölgemizdeki çay üretim politikaları ve üretici haklarının korunması başlıkları altında yöneticilerle bilgi alışverişinde bulundu.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum Yusufeli’ndeydi

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Yusufeli ilçesini ziyaret ederek, partililerle bir araya geldi.

Programa AK Parti Artvin Milletvekili Erkan Balta, AK Parti Artvin İl Başkanı Şenol Alpaslan, MHP Artvin İl Başkanı Serdar Kılınç, AK Parti Belediye Başkan Adayı Eyüp Aytekin ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Yusufeli merkez de miting havasında geçen toplantıda  Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum vatandaşlara seslenerek yeni yerleşim yeri ve taşınma ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum burada yaptığı konuşmada, göreve geldiğimiz günden bu zamana kadar yaklaşık altmış ili ziyaret ederek, vatandaşların sorunlarını yerinde tesipt ettik çözümü için çalıştıklarını belirterek “Sorunları da hızlı bir şekilde gidermeye gayret ettik” dedi.

Bugünde Yusufeli ilçesinde olduğunu belirten Kurum, “Yeşiliyle mavisiyle doğasıyla ön plana çıkmış Yusufeli’ndeyiz.  Yusufeli’mizin gelecek yüzyılını planlama düşüncesiyle bugün ziyaretimizi gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar AK Parti döneminde 26 Milyar TL’lik yatırım yaptık. Çevre ve şehircilik bakanlığı olarak da yaklaşık 1 Milyar TL’Lik yatırımımız vardır. Ve yeni yatırımlarımız da artarak devam ediyor. Biz sayın cumhurbaşkanımızın açıkladığı manifesto sonrasında 31 mart yerel seçimleri öncesi hemen hemen her ile gitmeye gayret etti.

11 maddelik manifesto çerçevesinde tüm şehirde eylemlerimizi sahada sunmak için çalışmalarımızı başlattık.

Vatandaşlarımızın yaşam kalitesini yükseltecek o projeleri yapmaya çalışıyoruz.

Yatay şehirleşme ile yükselen Türkiye sloganıyla çıktığımız süreçte,50 bin sosyal konut projesi başlattık. Bu proje çerçevesinde tam 636 Bin başvuru oldu ve ilk etapta yapacağımız 50 bin. 2023’e kadar hedefimizin 250 Bin sosyal konut yaparak alt gelir düzeyinde vatandaşımız kalmayacak derecede Türkiye’nin konut ihtiyacını gidereceğiz.

Artvin’imizde de bugüne kadar 723 konut inşa ettik. Bunlardan 389’u nu tamamladık ve diğer inşaatlarımız da devam ediyor. Bunun dışında Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı olarak şehirleri inşa ederken, çevremizi de korumaya gayret gösteriyoruz. Bu anlamda çevremizi koruyacak millet bahçeleri, atık su tesisleri ve vatandaşlarımıza iyi hizmet edecek olan tüm projelerimizi de yapmaya gayret ediyoruz. Artvin’ imize de bu çerçevede 5 Milyon TL’lik yatırım yaptık.

Yusufeli’nde Türkiye’nin en yüksek dünyanın 3. En yüksek barajı inşa ediliyor. Ve bu baraj inşası nedeniyle de ilçemizi daha güvenli bir alana taşınma sürecini de hep birlikte işletiyoruz.” Dedi.

Cumhurbaşkanının talimatı ile geldiğini vurgulayan Kurum, “Size sayın cumhurbaşkanın çok selamı var. Onun talimatı şudur ki: burada 864 hektar alanda proje gerçekleştiriliyor. Yeni yerleşim alanımız Yusufeli’nin güneyinde baraj bittikten sonra görmeye değer bir şehir olacak. Alt yapısı ve üst yapısı ile. İnşaatlarımızın bitmesiyle bizim de özlemini duyduğumuz yatay mimari esaslı içinde camisi okulu tüm sosyal donatısı olan çok modern bir yerleşim alanına kavuşmuş olacaksınız.” Dedi.

Kurum konuşmasının devamında; “Yusufeli’nde yaşayan hemşerilerimizin sorunlarını milletvekilimizden ve belediye başkanı adayımızdan da detaylı bir şekilde aldık. Biz bu taşınma sürecinde hiçbir vatandaşı mağdur etmeyecek şekilde bu taşınma sürecini gerçekleştireceğiz. Bunu her vatandaşımızın net bir şekilde bilmesini istiyorum. Bu taşınmayı yaparken 3105 hak sahibi vardı. Vekilimiz ve belediye başkan adayımız bu sayının daha fazla olabileceğini bildirdi. Biz de yeniden talepleri almaya başladık. Arkadaşlarımız da çalışmalarını başlattılar. Belirlenen yeni hak sahipleri ile birlikte cumhurbaşkanlığı kararnamesini hazırladık ve ilgili bakanlıklarımızın da görüşleri ile birlikte en kısa zamanda yeni hak sahiplerini de belirlemiş olacağız. Yeni yapılacak inşaatlardan da onlarında hak sahibi olacak.” İfadelerini kullandı.

Çevre ve Şehircilik Bakanı ödemeler konusunda da açıklık getirerek şu ifadeleri kullandı:

 “Ödemeler beş yıl ödemesiz 15 yıl ödemeli ve tamamen faizsiz bir şekilde bu konutların taksitlerini ödeyeceksiniz.”

Kurum açıklamasının devamında, “Viyadük inşaatı taşınma ile eş zamanlı olarak yapılarak hiçbir vatandaşımızı da  mağdur edilmeyecek.

Şimdi bunu dışında 334 tane konut inşaatına başladık. ilk etabını 2020’nin ocak ayında bitirmeyi planlıyoruz. İkinci etapta olarak diğer konutları da ihale etmek koşulu ile eş zamanlı olarak bu süreci tamamlamış olacağız. Toplamda 1100 konutun ihalesini yapmış olacağız. Diğer projeleri de sizlerin talepleri doğrultusunda arkadaşlarımız dikkate alıyor ve ona göre proje hazırlıyorlar. Yeni hak sahipleri ile birlikte tüm Yusufelili hemşerilerimizi yeni yerleşim yerine taşımış olacağız.

Baraj bittikten sonra Yusufeli hem görünüm anlamında hem çevre anlamında hem de istihdam anlamında çok farklı bir yere sahip olacak. Burası çok başka bir şehir olacak.” Dedi.

Kurum konuşmasının sonunda 2 haziran yerel seçimlerinde cumhur ittifakı için oy istedi.

Murgul'un Saklı kalmış Karagöl'ü Turizm'e açılıyor.

Artvin'in önemli turizm merkezleri Borçka ve Şavşat ilçelerindeki Karagöllere yenisi eklendi.

Murgul ilçesi Damar köyündeki Tiryal Dağı eteğinde yer alan kentteki 3'üncü Karagöl, çalışmaların ardından turizme kazandırılacak.

Murgul ilçesi Damar köyündeki Tiryal Dağı eteğinde, çam ormanlarının gölgesinde yer alan kentteki 3'üncü Karagöl'ün turizme kazandırılması için çalışma başlatıldı. Göl, çevre düzenlemeleri ve yol çalışmalarının ardından yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açılacak. Artvin Çoruh Üniversitesi Arhavi Meslek Yüksekokulu Turizm Otelcilik Uygulama Bölümü öğretim görevlisi Ceyhun Akyol, Damar köyündeki Karagöl’'ün turizm açısından büyük önem taşıdığını söyledi. Akyol, "Damar köyü turizm açısından büyük önem taşıyor. Keşfedilmemiş güzelliklerin barındığını bir yer. Özellikle Damar Karagöl’ün saklı cennet. Yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çekebilecek bir yer. Kaliteli, konforlu ve geleneksel yaşam çevreleri oluşturma konusunda hep birlikte çalışma yapılmalı" dedi.

Zübeyde Hanım Anaokulunda Kodlama Sergisi Açıldı.

Zübeyde Hanım Anaokulu Yıldızlar sınıfı öğretmeni Gülay Demir Seçgün ve Kelebekler sınıfı öğretmeni Damla Başak Gültekin koordinesinde yürütülen Kendi Dünyamı Kodluyorum etkinliği  Ahmet Hamdi Tanpınar sinema salonunda Milli Eğitim Müdürü Abdulcelil Kahveci' nin katılımı ile gerçekleşti.

Açılış konuşmasını yapan  okul müdürü Behiye Ağırbaş kodlama ve kodlamanın hayatımızdaki yeri konularında bilgi vererek 1 yıl boyunca öğrencilerin öğretmenlerin rehberliğinde yaptığı çalışmalardan bahsetti. Programda öğrenciler yıl boyunca yaptıkları kodlama ve algoritma çalışmalarından örnekler sergilediler. Oynadılar, eğlendiler, öğrendiler ve ailelerine öğrettiler. Aileler de çocuklarının oyunlarına eşlik ederek onların nasıl bir süreçten geçtiğini gördüler. Programın sonunda öğrencilere başarı belgesi ve oyuncak hediye edildi.

İl Milli Eğitim Müdürü Abdulcelil Kahveci ve veliler kodlama çalışmaları ile ilgili açılan sergiyi ziyaret ettiler.  Kahveci, öğrencileri tebrik ederek  emeği geçen bütün öğretmenlere ve destekleri  için velilere  teşekkür etti.

Kocaeli Artvin Batum Havalisi Dernekler Federasyonu aylık olağan toplantısında Kocaeli Basınının 20 Haziran 2019 Tarihinde Artvin’de olacağını açıkladı.

Kocaeli Artvin Batum Havalisi Dernekler Federasyonu, aylık olağan toplantısını Merkez Mah.Preveze Cad.No : 82/E Gölcük /Kocaeli adresinde bulunan Kasap Fikret’te, İznikliler Deneği Başkanı Hasan Basri  Başbay’ın  iftar daveti ikramından sonra yoğun gündemle aylık olağan toplantısını gerçekleştirdi.

İftar sonrası Başkan Mikail Kalyoncu duasını da yaptırdı. Aylık olağan toplantı gündemini okuyan başkan yönetim kurulu üyelerinin tek tek görüşlerini alarak karara bağladı.

Başkan Kalyoncu: “Kocaeli Basınını 20 Haziran 2019 tarihinde Artvin’e götüreceğiz” dedi.

KARBAFED’İN   geleneksel hale getirdiği bu yıl ikincisini düzenlediği 1877 yıllarında Artvin ve Batum havalisinden göç edenleri Ata topraklarıyla buluşturma gezi proğramımızı  bu yıl  15 Temmuz 2019 tarihinde 6 gece 8 günlük projeyi gerçekleştireceğiz,

Marmara Artvinliler Yayla Şenliği 2 gece 2 gün olarak planlıyoruz. Kesin yer ve saatini yakın bir zamanda kamuoyuyla paylaşacağız”diyerek sözlerini tamamladı.

Başkan Mikail Kalyoncu yönetim Kurulu Üyeleri Musa Özcan,Hasan Basri Başbay,Alper Yazıcı,Ali Tokgöz,Osman Özer,Şaban Yamak,Mahmut Kahraman,Fuat Ellibeş,İlyas Dişli,Mehmet Altınsuyu,Sabri Özdemir,Cemil Gürgen,Muharrem  Gökbayrak ve Selçuk Çelebi toplantı gündemini dikkatle takip ettiler.

İsak Tarcan ve Gölcük Vergi Dairesi Müdürü Murat Can İftar programına katılım gösterdiler.

HOPAPORT’a demir atan TCG Kılıç(P-330) firkateyni komutanlarından kaymakam Canpolat ve Belediye Başkanı Ekmekçi’ye ziyaret

TCG Kılıç(P-330) Gemi Komutanı Kaymakam Canpolat’ı Makamında Ziyaret etti.

DenizKurdu-2019 tatbikatı kapsamında Hopa Limanını ziyaret eden TCG Kılıç(P-330) Gemi Komutanı DZ. BNB. İlkay Beril ve B.Ç. YZB. Emre Koç Hopa Kaymakamı Abdurrezzak Canpolat’ı Makamında ziyaret etti.

Ziyarette TCG Kılıç(P-330) Gemisinin Hopa Limanında 21-23 Mayıs saat 10:00 – 18:00 tarihleri arasında halkın ziyaretine açık olacağını belirten Gemi Komutanı DZ. BNB. İlkay Beril ve beraberindekiler Hopa Kaymakamı Abdurrezzak Canpolat ile bir süre sohbet ettikten sonra makamdan ayrıldılar.

TCG Kılıç(P-330) Gemi Komutanı Hopa Belediyesi'ne Ziyarette bulundu.    

DENİZKURDU-2019 tatbikatı kapsamında Hopa Limanını ziyaret eden TCG Kılıç(P-330) Gemi Komutanı DZ. BNB. İlkay Beril ve B.Ç. YZB. Emre Koç, Hopa Belediye Başkanı Taner Ekmekçi'yi Makamında ziyaret etti. Ziyarette Belediye Başkan Yardımcısı Osman Akkaya'da hazır bulundu.

Ziyarette TCG Kılıç(P-330) Gemisinin Hopa Limanında 21-23 Mayıs saat 10:00 – 18:00 tarihleri arasında halkın ziyaretine açık olacağını belirten Gemi Komutanı DZ. BNB. İlkay Beril ve heyeti Hopa Belediye Başkanı Taner Ekmekçi ve Belediye Başkan yardımcısı Osman Akkaya ile bir süre sohbet ettikten sonra hatıra fotoğrafı çektirip makamdan ayrıldılar.

HOPAPORT Tahıl Terminali rıhtımına demir atan Askeri gemi 23 Mayıs tarihine kadar her gün10..00-18.00 saatleri arasında halkın ziyaretine açık olacak.