28 Köy İbaresi Tamamen Gerçek Dışıdır
Son
günlerde aleyhlerine bilinçli olarak olumsuz algı oluşturma ve şirketi yıpratma
gayeli yapılan yayınlar üzerine Akyurt Şirketler Grubu tarafından basına ve
kamuoyuna bir açıklama gönderildi. Yapılan açıklamada iddia edildiği gibi
şirketin Artvin hudutlarında başka bir HES projesinin bulunmadığının altı
çizildi.
Yapılan
açıklamanın başlangıcında projeye ilişkin bilgi verilirken, “Son zamanlarda
bazı basın organlarında ve sosyal medya platformlarında grubumuza ait Akyurt
Enerji Üretim A.Ş. ve bu şirket tarafından 2010 yılında satın alınan ve bütün
yasal prosedürleri, izin, onay ve raporlama işlemleri bu süre içinde
tamamlanarak inşaatına başlanmış olan Hanlı regülatörü ve HES projesi ile
ilgili olarak Artvin Kamuoyunu meşgul eden haber ve yorumlar yer almaktadır.
Artvin kamuoyunu doğru ve eksiksiz bilgilendirmek amacıyla bu açıklamanın
tarafımızdan yapılması zorunlu olmuştur.
Artvin’de
Hanlı regülatörü ve HES projesi dışında şirketimizin herhangi bir projesi
bulunmamaktadır. Öncelikle belirtilmesi gereken husus, bu projenin Ülkemizde
ilgili resmi Kurum ve Kuruluşların öteden beri ihale edip, ön prosedürlerini
tamamlatıp, inşaatının yapımını kontrol ederek işletmeye aldırdığı yaklaşık
2500 adet HES projesinden birisidir; Artvin’de yaklaşık 100 adet, Şavşat’ta
yaklaşık 11 adet HES projesi yapılmış ya da yapılmaya devam etmektedir.
Şirketimiz
Hanlı HES projesini, proje sahasının muhatabı olan Hanlı ve Kireçli köylerinde
yapılan ön görüşmelerde, vatandaşlarımız tarafından talep edilmesi üzerine,
2017 yılında revize fizibilite hazırlatarak ilgili kuruluşların onayı ile 1650
kotundan 1440 kotuna kaydırmış ve köy merkezinden uzaklaştırmıştır. 2018
yılında ÇED Olumlu kararı alınıp ilan edilmiş ve başvuru süresi Mart 2018
tarihinde sona eren dava açma süresi içinde herhangi bir itiraz ve/veya dava
açılması söz konusu olmamıştır. Bunun üzerine şirket projenin türbin, jeneratör
ve diğer elektromekanik teçhizatını satın almış ve inşaat, mekanik ve elektrik
projelerini yaptırmıştır” denildi.
Açıklamanın
devamında ÇED sürecine ilişkinde bilgilendirmede bulunulurken; “ Ancak dava
açma süresi 8 ay geçtikten sonra, proje etki sahasında bulunmayan ve 15 km
uzaktaki yerleşim yerlerinde yaşayan kişiler tarafından dava açılmıştır.
Şirketimiz dava süreci devam ederken, dava dilekçesinde itiraza konu olan tüm
hususları ortadan kaldıran nitelikte ikinci revize fizibiliteyi hazırlatmış,
2019 yılında ilgili Kurumlardan onaylarını almış ve bu yeni proje formülasyonuna
göre yeni ÇED başvurusu yapmıştır. Projenin eski versiyonuna ait ÇED Olumlu
kararı Mahkeme tarafından heyetin çoğunluk kararı ile iptal edilmiş ve
Danıştay’da temyiz süreci başlatılmış olduğu dönemde, projenin yeni ÇED belgesi
onay süreci tamamlanmıştır; bu tamamen tesadüften ibarettir.
Hanlı
HES projesinin inşaat alanında kalması nedeniyle kesilmesi gerekecek toplam
orman emvali, ilgili resmi kuruluş teknik heyetinin incelemesi ve tespitleri
sonucu 20 m3 olarak, yani 14 adet küçük kuturlu ağaç olarak belirlenmiştir.
“Orman katliamı yapıldı.” denilerek yaptırılan haber tamamen gerçek dışı olup,
o habere konu inşaat kazısı, 230 m2 alana kurulacak santral binası için şirkete
49 yıllığına tapulandırılmış olan hazine arazinde yapılan temel açma sırasında
gerçekleşen nebati toprak kaldırma çalışmasıdır ve buradan çıkan 2 traktör
kasasına sığan dal ve çalılar komşu çayırlığın sahibine ve temizlik çalışmasını
yapan işçiye bedelsiz olarak verilmiştir” denildi.
Projeden etkilenecek 28 Köy ibaresi tamamen gerçek
dışıdır
Şirket
tarafından yapılan açıklamanın devamında Hanlı HES ile ilgili algı oluşturma
amaçlı olarak 28 Köyün projeden etkileneceğine dayalı iddiaların tamamen gerçek
dışı olduğu dile getirildi. Açıklamanın devamında; “ Hanlı HES projesi etki
alanı 2 köy sınırlarında (Hanlı Köyü ve Kireçli Köyü) kalmakta olup, aynı
zamanda bu iki köyün merkezlerinden de uzaktadır.
1440
m. ile 1190 m. kotları arasında inşa edilmekte olan projenin Mansap Su Hakları
Raporu onaylıdır; proje alanından alınmakta olan hiç bir içmesuyu hattı yoktur;
regülatörün üst kısmından yalnızca Arpalı Köyünün bir mahallesine küçük bir ark
ile sulama suyu alınmakta olup, bu hattın bir bölümü de şirketimiz tarafından
300’lük koruge boru kullanılarak iyileştirilmiştir. Bunun dışında sulama suyu
alınan herhangi bir yer de bulunmamaktadır. “28 köyün etkilendiği” iddiası
tamamen gerçek dışı olup, algı yönetimi için kullanılan bir yalandır.
Akyurt
Şirketler Grubu, 1959 yılından beri üç kuşak boyunca tarım, inşaat, imalat,
turizm ve üretim alanlarında faaliyet gösteren bir gruptur. Akyurt Şirketler
Grubu bugüne kadar hastane, dispanser, okul, turistik tesis ile çok sayıda
konut projesi gibi üst yapı işleri, duble karayolu yapımı , karayolu tüneli inşaası
ve işletme tesisleri yapımı, HES ve GES inşaatları yapımı gibi alt yapı işleri ile
HES ve GES gibi üretim santralleri inşa ve işletmesini yapmış ve yapmaya devam
eden, fırsat verilen her alanda Türk Milletinin hizmetinde, ülke ekonomisine
faydalı, üretken, istihdama katkı veren ve onurlu bir mücadelenin içinde olan
bir gruptur.
Yargısız
infaza konu edilmeye çalışılan Sayın Selahattin AKYURT şirketimiz Akyurt Enerji
Üretim A.Ş.’nde hissedar değildir; kaldı ki, şirket ortağı olması konusunda
yasal bir engel de bulunmamaktadır.
Biz
Türk Milletine, Türk Devletine ve Türk Yurduna yararlı olmak ve onurlu
duruşumuzu sürdürmek konusundaki azmimizi koruyacağız; Hanlı regülatörü ve HES
projesinin yapılması hususunda olumlu yaklaşım gösterilmesi gibi, olumsuz
yaklaşım gösterilmesi de demokratik bir hak iken, bu itirazların az sayıda bazı
kişiler tarafından emek, ekmek ve itibar düşmanlığına dönüştürülmüş olması
sonucuna yol açan, karalama, iftira ve haksız isnatlarına karşı her türlü
yargısal girişimi de karalılıkla sürdüreceğiz.
Böylesi
bir gündemin konusu olmaktan dolayı duyduğumuz elem ve üzüntüyü belirterek,
Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla arz ederiz” ifadelerine yer verildi.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder