Çocukluk hayalini
gerçekleştirmek için yaptığı ağaç evle ilçe turizmine büyük katkı sağlarken
hayalini aile işletmesine dönüştürdü.
Artvin´in Arhavi ilçesine
bağlı Kemerköprü köyünde yaşayan Osman Kaba (56), hayallerini gerçekleştirmek
için evinin bahçesinde bulunan çam ağacının gövdesine 18 metrekarelik ağaç ev
yaptı.
İzmir’de 30 yıl kendisine
ait bir şirkette inşaat mühendisliği yapan Kaba, doğayla iç içe sakin bir yaşam
için bütün işlerini çocuklarına devrederek eşiyle birlikte köyüne yerleşti.
Dede yadigarı harabe köy
evini yöre mimarisine göre yeniden dizayn eden Kaba, eşiyle birlikte sakin bir
köy hayatı yaşamaya başlar. Annesi ve eşi, Osman Kaba´ya hem yaşı hem de
hastalığı nedeniyle kendisini yormamasını aileye yetecek küçük bir semender
yaparak manzaraya karşı çay kahve içme ihtiyaçlarını giderebileceklerini
söylerler. Azminin, kararlılığının en önemlisi de çocukluk hayalinin önüne
kimse geçemez.
Köy ve ilçeyi kuş bakışı
gören evin bulunduğu yer İnşaat Mühendisi Kaba´ya
küçüklükten bu yana hayalini kurduğu ağaç
evi hayata geçirmek için ilham kaynağı olur. Bahçesinde bulunan yaklaşık 15
metre yüksekliğinde ki çam ağacını değerlendirmeye karar verir. İnşaata
başlayarak tek başına 6 ay gibi kısa sürede herkesin ilgisini çekecek bir
yapıta imza atar. Çam ağacının gövdesinde yerden 8 metre yükseklikte içerisinde
tuvaleti,banyosu ve 7 kişinin konaklayabileceği 18 metrekarelik genişliği 8
köşeli renkli çatısı ve etrafı camla çevrili muhteşem manzarası olan bir ev
yapıyor.
Yaptığı bu evle sosyal
medyada fenomen olan Kaba, ziyaretçi ağırlamaya başlayınca projesinde ufak
tefek değişikliklerle bunu turizme kazandırmaya karar veriyor. Resmi işlemlerin
ardından ağaç evi yerli yabancı turistlerin hizmetine sunuyor. Eşi ve annesiyle
birlikte misafirlerine organik ürünlerle hazırlanmış köy kahvaltısı, Karadeniz
çayı isteyenlere yöresel yemekler ikram ediyor.
Doğa turizmi için olmazsa
olmazlardan olan konaklama içinde ağaç evin
haricinde ´Şana´ adında çift
kişilik suit serender yapan Kaba, gelen misafirlerini en iyi şekilde ağırlamak
için yeni projelerinin de olduğunu söylüyor.
2016 yılının bahar
aylarında açılışını yaptığı ağaç evin ismine Lazca kökenli Aşk, Sevgi, Sevda
anlamına gelen Olimbera adını koyarak sosyal medyadan binlerce takipçiye
ulaşıyor.
Kanseri doğa sevgisiyle
yendi
Geleceğe yönelik
projelerinden de bahseden Kaba, şunları söyledi:
"Norveç'te
Finlandiya'da kuzey ışıklarını seyretme bungalovları oluyor. Türkiye'de fazla
yok. Ben bir iki tane daha böyle bungalov yapmayı düşünüyorum. Yapabilirsem,
Allah ömür verirse, toprağa gömülü hobit evlerden yapmak istiyorum. Hobit
evleri çok seviyorum. Bunu da Yüzüklerin Efendisi filminden esinlendim. Bir
tane daha kayık aldım, onu da 15 metre yüksekte ağaca asacağım motorla inip
çıkacak insanlar oturacak."
Osman Kaba'nın eşi Nurten
Kaba ise ağaç evin hayatlarına ayrı bir renk kattığını ifade ederek,
"Eskiden kimse gelmiyordu, çok sıkılıyordum. Şimdi gelen gidenden sıkılmaya
fırsat bulamıyorum, o yönden çok güzel oldu. Bazen 'acaba yapmasaydık mı'
diyorum, tatlı bir yorgunluk oluyor." diye konuştu.
Ağaç eve gelen
turistlerden Nazım Koto da, internette yaptıkları araştırmalar ve
arkadaşlarının tavsiyesi ile İstanbul'dan geldiklerini ve umduklarından daha
güzel bir yerle karşılaştıklarını kaydetti.
İstanbul'dan gelen Burcu
Kırımlı Karabey ise ağaç gövdesinde uyumanın ve kahvaltı yapmanın farklı bir
şey olduğunu ifade ederek, "Herkese tavsiye edebileceğimiz bir yer. Şehrin
gürültüsünden uzak, manzarası gerçekten çok güzel." değerlendirmesinde
bulundu.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder