Eğitim-Bir-Sen
Artvin Şube Başkanı İbrahim İnce’nin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Basın Açıklaması
Demokrasi
basınla, basın demokrasiyle güç kazanır
Basın, insanların doğru
bilgi alması, günlük olaylardan haberdar olması, dünyada olup bitenlerin farkına
varabilmesi için gerekli ve önemlidir. Objektif, özgür ve mesleğin ahlak
kurallarına uyan bir basın, demokrasinin vazgeçilmez kurumlarından biridir.
Tarafsız bir basın,
demokrasiyi güçlendirirken, sağlıklı bir kamuoyunun oluşmasına, halkın gerçekleri
öğrenmesine, temel hak ve özgürlüklerin gelişmesine de katkıda bulunur. Bu
bağlamda çaba harcayan basın mensuplarının ’10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü
kutluyor; bugünün, basın ve medya emekçilerinin görevlerini daha verimli ve
rahat yapabilmeleri için, hukuki düzenlemelerle çalışma şartlarını iyileştiren,
mağduriyetleri gideren, güven ve imkân sağlayıcı çalışmaların yapılmasına
vesile olmasını temenni ediyoruz.
Tarih boyunca ‘doğru
haberleşme’, en dar muhitten başlayarak en geniş çevreye kadar sağlıklı
iletişim kurmanın temel şartlarından biri olmuştur. Doğru haber alma imkânı
olmayanlar, doğru bilgi üretemez, doğru yorum ve tanımlama yapamazlar.
Geldiğimiz son aşamada,
ileri bilgi teknolojileri ve internet imkânları sayesinde, en şahsi olandan en
genel ve sosyal olana kadar bütün olayların anında paylaşıldığı portal ve
platformlar, hayatın sıradan realitesine dönüşmüştür. Bu çağa ismini verecek
yoğunluk ve yaygınlıkta önem kazanan bilginin, içerik, erişim ve paylaşımı,
‘haber’in nitelik ve etkisini hiç olmadığı kadar artırmış, değiştirmiştir.
Artık haber de haberci de her yerdedir.
Bu durum, hak ve özgürlük
alanlarının ihlal edilmesini kısmen de olsa önlemekte, demokratik toplum
sürecine geçişi kolaylaştırmaktadır. Esasen basını ‘dördüncü kuvvet’ olarak onu
güçlü kılan, halkın sesi olması, hak ve özgürlük taleplerinin karşılanmasını
arzulayan geniş kitlelerin haber ve bilgi kaynağı olmasıdır. O nedenle,
demokratikleşme, basının özgürlüğünden ve rahat çalışma şartlarından bağımsız
düşünülemez olmuştur. Daha net bir ifadeyle, genelde bütün özgürlüklerin özelde
basın özgürlüğünün sağlanma oranı, demokratik gelişmişliğin ve olgunluğun
göstergesi sayılmıştır. Demokrasi, özgür basınla; basın ve çalışanları da
demokrasiye samimi yakınlıklarıyla önem ve güç kazanmaktadır.
Ülke olarak, 28 Şubat
darbesi ve son olarak 15 Temmuz işgal girişiminde görüldüğü gibi, yakın
tarihimizde çok hazin, iğrenç ve kimi durumlarda gülünç çelişkileri hep
yaşadık. İnsan hak ve özgürlüklerini ihlal etmeyi amaçlayan yasakçı, vesayetçi,
darbeci girişimlerin oluşturmak istedikleri karanlık kuşatmayı aydınlatmak gibi
temel bir görevi ve sorumluluğu olması gereken basın, hak ve özgürlüklere her
zamankinden daha fazla duyarlı olmalıdır. Bu, onun hem amacı hem varlık
sebebidir.
Tabii afetlere, sosyal
olaylara ilaveten savaş ve terör, gazetecilerin işini zorlaştırmaktadır. Ölüm
dâhil her türlü risk altında haber peşinde koşturan gazeteciler, kamu ve
insanlık yararına hayati bir iş yapmaktadır. Aç kalma, yaralanma, kaçırılma,
tutuklanma, işkence görme, ölme veya öldürülme gibi pek çok zorluğa,
engellemeye rağmen, gerçekleri onların kaleminden, objektif veya kameralarından
öğreniyoruz. Bazen bir fotoğraf karesi, bazen bir çığlık, kitleler üzerinde
başkentlerin, lobilerin ışıltılı salonlarında oluşturulan politik baskıdan daha
güçlü etki yapmakta, kitleleri harekete geçirmektedir.
Eğitim-Bir-Sen olarak,
basın meslek ilkelerine bağlı kalarak, mesleki ve toplumsal hassasiyet içinde
çalışmalarını sürdüren gazetecilerin gününü kutluyor; bugünün, çalışma
şartlarının iyileştirilmesine, sosyal ve ekonomik haklarının teslim edilmesine,
mağduriyetlerinin giderilmesine, güven ve imkân sağlayıcı çalışmaların
yapılmasına vesile olmasını temenni ediyoruz.